Güney Kore'nin Cadı Avı Kurbanı Shincheonji mi?

 Bu günlerde, cadı avı ve çerçeve kelimeleri sık sık karşımıza çıkıyor. Cadı avı, bir toplumda üstesinden gelinmesi zor ciddi bir olay meydana geldiğinde, çoğunluk grubunun bir azınlık grubuna mağdur olarak zulmetmesi anlamına gelir. Zayıf olana zulmetmek için, zayıfı toplumun bir sapkınlığı olarak göstererek bir çerçeve çizilir."

-Muhabir Kim Yang-Hoon / Daehan News

Tarihsel olarak, cadı avı etkili bir yönetim aracı olarak kullanılmıştır. Avrupa'da 10.000'den fazla cadı duruşmasını analiz eden Robert Musemblad'ın istatistiklerine göre, cadılarla suçlananların yaklaşık yarısı yakıldı veya başları kesildi.

Rahipler ve yargıçlar tarafından yönetilen cadı avında saldırının hedefi, dullar gibi sosyal açıdan zayıf kişilerdi. İnsanların çoğunluğunun sisteme karşı tatminsizlik ve direnci olduğunda cadı çerçevesiyle öldürüldüler. Cadıyı öldürdükten sonra, 'toplumumuzun' artık güvende olduğu algısını yerleştirildi ve toplum bir plasebo etkisinde kaldı.

Bunun gibi, fanatizm ve siyaset çarpıştığında meydana gelen cadı avları da modern Kore'de gerçekleşiyor.

Shincheonji'ye yönelik zulüm buna bir örnektir.

Bazıları, yerleşik dini güçlerin Shincheonji'yi bir sapkınlık olarak gösterdiğine ve tiksinti yaymak için kamuoyunu kullandığına dikkat çekti. Koronavirüs salgınının ilk günlerinde medyanın habercilik tutumuna bakıldığında, Genel Başkan Lee Man-hee ve tarikat Shincheon-ji hakkında kasıtlı olarak bir çerçeve oluşturmaya başladı ve bunun sonucunda Shincheonji ile ilgili olumsuz algılar toplumumuzda yayıldı.

Daha sonra Shincheonji Kilisesi tesislerine el koyma ve intihar prosedürleri, tesislere erişimle ilgili suçlamalar ve vergi soruşturmaları yapıldı, genel başkan ve kilise üyeleri tutuklandı. 90 yaşındaki bir adam kamuoyuna özür dilemek için yere kapandı ve karantina yetkilileriyle plazma bağışı için işbirliği yaptı. Ancak hala karantina faaliyetlerine müdahale ettiği için bir gözaltı merkezinin zemininde tutuklu durumunda bulunuyor...

Kaynak: https://en.yna.co.kr/view/PYH20200302200100320

Genel Başkan Man-hee Lee ve Shincheonji'ye yönelik zulüm, sosyal zayıflıkların arandığı, reddedildiği ve zulüm gördüğü ortaçağ Avrupa'sındaki cadı avına benzerdir. Büyük Kanto Depremi sırasında Korelilerin bir kuyuda zehirlendiğine dair söylentiler yayarak krizden kaçmaya çalışan Japon sömürge yönetimi ile aynı bağlamda görünüyor.

Bir felaket durumunda, cadı avının temel çerçevesi güçlülerin yaşaması ve zayıfları kurban edilmesiydi. Toplumumuz demokratik bir ülke olan Güney Kore'de, Genel Başkan Lee Man-hee'nin hapsedilmesiyle Orta Çağ'da cadı avı çerçevesinin ne yazık ki hala işlenmekte olduğunu gözlemlemiştir.